ESG’de uygulama açığı: Yatırımcılar, şirketlerin sürdürülebilirlik çalışmaları hakkında ne düşünüyor

PwC 2022 Küresel Yatırımcı Araştırması

Long exposure, drone shot of cars moving in different directions at night, with triangle graphics on top

Son araştırmamıza katılan yatırımcılar, sürdürülebilirliğin şirketler için bir öncelik olduğunu ve bu önceliğin de finansal disiplin ve daha fazla şeffaflık gerektirdiğini düşünüyorlar. Yatırımcıların görüşleri, işletme liderlerine ESG ile ilgili çalışmalarında rehberlik edebilecek aksiyonları içeriyor.

Long exposure, drone shot of cars moving in different directions at night, with triangle graphics on top

Ekonomik belirsizlikler, politik karmaşa, çevresel ve toplumsal endişeler günümüzün iş ortamında derin izler bıraktı; bu durum, hem tüketicileri hem de şirketleri etkiledi. PwC’nin 2022 yılı Küresel Yatırımcı Araştırması’nda bu tür gerilimlerin günümüzün kararlarına nasıl yansıdığı ve sonuçlarının neler olabileceği araştırılıyor. Araştırmamızda yatırımcılara çok kritik bir konu olan sürdürülebilirlik hakkındaki görüşleri soruldu. Bu sorulara cevap verirken yatırımcılardan, mevcut ortamın, kendi önceliklerine, kararlarına ve stratejilerine etkilerini ve sürdürülebilirlikle ilgili şirketlerin aldıkları aksiyonlar hakkında düşüncelerini göz önünde tutmaları istendi.

Yatırımcıların, inovasyona ve finansal performansa ciddi şekilde odaklanmaya devam etmek istediklerini öğrenmek hiç şaşırtıcı değildi. Yatırımcılar, bu iki konuyu şirketler için en önemli iki öncelik olarak gösterirken; sera gazı emisyonlarının azaltılmasını daha alt sıralara yerleştirdiler. Önümüzdeki beş yılda ise yatırımcılar hem iklim değişikliğinden, hem de bilgisayar korsanlığı ve dezenformasyon gibi siber risklerden kaynaklanan tehditlerin sıralamada hızla yükselmesini bekliyorlar. Ayrıca, şirketlerin hem iklim değişikliği ile mücadele ve inovasyonda, hem de bu konularla ilgili raporlamalarda daha etkin olması gerektiğini düşünüyorlar.

Yatırımcılar, bu sorunlara çare olabilecek aksiyonların sinyallerini de verdiler. Bu aksiyonlar arasında finansal disiplin de yer alıyor: Her on yatırımcıdan yedisi, şirketlerin; sürdürülebilirliğin kendi stratejileri ile ilişkisi, iklim değişikliği hedefleri gibi sürdürülebilirlik taahhütlerini yerine getirme maliyeti ve sürdürülebilirlikle ilgili risklerin ve fırsatların, finansal tablolarda kullandıkları varsayımlara etkileri hakkında raporlama yapması gerektiğini düşünüyor. Raporlarda yer alan bilgilerin güvenilirliğinin artırılması da hayati önem taşıyor. Yatırımcıların raporlanan bilgilere daha fazla güven duymak istediği çok açık: yatırımcıların büyük bir çoğunluğu (%87) kurumsal raporların, sürdürülebilirlik hakkında belirli düzeyde yanlış bilgi içerdiğinden şüpheleniyor. Birçoğu, dışarıdan denetim yapılmasının sürdürülebilirlik raporlarına duydukları güven düzeyini artıracağını belirtiyor.

Chapter one

Günümüzün ve geleceğin öncelikleri



Yatırımcılar (%83), işletmeler için en önemli önceliğin, inovatif ürünler, hizmetler ve faaliyet şekilleri geliştirmek olması gerektiğini söylüyorlar. İkinci sırada ise (%69) kârlı finansal performansı sürdürmek geliyor. ESG konuları, yatırımcıların işletme öncelikleri arasında da yer alıyor: veri güvenliği ve gizlilik üçüncü (%51), etkin kurumsal yönetişim dördüncü (%49) sırada gelirken; sera gazı emisyonları da beşinci sırayı alıyor (%44).

Chapter two

Etkinlikle ilgili eksiklikler

 

Araştırmaya katılan yatırımcılar, iki alanda işletme etkinliğiyle ilgili bazı önemli eksiklikler olduğunu belirtti. Bu alanlar, yatırımcıların önem verdiği konularda sonuçlar elde etmek ve bu konularla ilgili çalışmaları raporlamak. Yatırımcıların şirketlerin elde etmesini istediği ilk beş sonuçtan üçü için, yatırımcılar, işletmelerin aldığı aksiyonların etkinliğinin, en az işletmelerin elde ettiği sonuçlar kadar önemli olduğunu düşünüyor. Bunlar, kârlı finansal performans elde etmeye çalışmak, etkin kurumsal yönetişim sağlamak ve veri güvenliği ile gizliliğini korumak.

Chapter three

Finansal disiplini artırmak

 

Yatırımcıların çoğu, şirketlerin iklim değişikliğiyle ilgili riskleri ve fırsatları yönetmek için adımlar atması gerektiğini düşünüyor; ancak, aynı zamanda iklimle ilgili aksiyonların işletme için gerekçesini ve finansal sonuçlarını da bilmek istiyor. Her on yatırımcıdan yedisi şirketlerin, emisyonları azaltmak için girişimlerde bulunmaları ve iklim dostu ürünler ve süreçler geliştirmeleri gerektiğini düşünüyor. Yine hemen hemen aynı sayıdaki yatırımcı, şirketlerin sürdürülebilirlikle işletme modelleri arasındaki bağlantıyı (%69) ve sürdürülebilirlik taahhütlerini yerine getirme maliyetlerini (%73) raporlamaları gerektiğini söylüyor.

Chapter four

Önemli olan konularda güven düzeyini artırmak

 

Yatırımcılar, şirketlerin sürdürülebilirlik konusundaki açıklamalarına, diğer bilgilere kıyasla daha az önem veriyorlar. Bu da, şirketlerin sürdürülebilirlik hedefleriyle ve bu hedefleri ne kadar gerçekleştirdikleriyle ilgili yaygın bir güven eksikliği olduğunu gösteriyor. Araştırmamıza katılanlar, denetim yapılmasının güven düzeyini artırabileceğini belirtiyor.

Katılımcıların dörtte üçü, sürdürülebilirlik raporları için finansal tablolarla aynı düzeyde güvence sunulmasının (yani, makul güvence sunulması) güven seviyelerini ciddi şekilde artıracağını söylüyor.

Chapter five

Öne çıkan sonuçlar

 

Araştırmamıza göre, yatırımcılar, sürdürülebilirlikle ilgili aksiyonların ve bu aksiyonların daha şeffaf olarak raporlanmasının önemli olduğunu düşünüyorlar. Bu bulgulara, daha önceki araştırmalarımıza ve şirketlerin iklimle ilgili aldığı zor kararlarda destek verme deneyimlerimize dayanarak, yöneticilerin yatırımcı taleplerini karşılamak için üç alanda acil olarak alması gereken aksiyonları ortaya koyuyoruz.

Sürdürülebilirlikle ilgili faktörleri, şirketin ana stratejisine ve karar alma sürecine entegre edin. Araştırmamızda da görüldüğü gibi, sürdürülebilirlikle ilgili sonuçlar, artık yatırımcılar için öyle önemli bir hale geldi ki şirketlerin sürdürülebilirliği önemsiz bir konu gibi görmesi mümkün değil. Sürdürülebilirlik hem işletme stratejisine hem de sermaye dağıtımı, yatırım ve stratejik uygulamalarla ilgili karar süreçlerine dahil edilmeli.

Günümüzün iklimle ilgili risklerinin maliyetini ölçün. İklimle ilgili krizlerin faaliyetlere, altyapıya ve tedarik zincirlerine verebileceği zararlar giderek artıyor. Bu durum, talepleri ve enerji sistemlerini yeniden şekillendiren sosyal değişikliklerden kaynaklanan riskler için de geçerli. Bu yüzden, yatırımcıların, şirketlerden stratejilerinin riskleri nasıl azalttığını, şirket değerini nasıl koruduğunu, hatta yükselttiğini göstermelerini istemeleri de çok doğal.

Sürdürülebilirlik performansını, finansal performanstaki titizlik ve veri kalitesiyle takip edin ve raporlayın. Yatırımcılar, şirketlerin sürdürülebilirlik raporlarına güvenmek istiyorlar. Ancak, raporlar genellikle finansal veya stratejik bağlamı olmayan operasyonel önlemlerle dolu oluyor; bu yüzden de yatırımcılar, yukarıda da bahsedildiği gibi, şirketlerin yeşil şirket olduklarına dair yanlış imaj çizdiklerini düşünüyorlar.

Gelecekte ise yatırımcılar, daha etkili aksiyonlar ve ilerlemeyi ölçmek için daha şeffaf süreçler talep ederek şirketlerin iklimle ilgili hedeflerine ulaşmaları için yaptıkları baskıyı artıracaklar. ESG’yi stratejinin odak noktasına koymak, organizasyonlara ve liderlere düşüyor.

İletişim

Evren Sezer

Evren Sezer

Sürdürülebilirlik Platform Lideri, PwC Türkiye

Telefon: +90 212 326 6468