Deprem Yardımlarında Dolaylı Vergi İstisnaları

Vergi | KDV ve ÖTV Bülteni - 2023/7 | Deprem, Vergi, İstisna

Özet

Kapsam:

6 Şubat 2023 tarihindeki Kahramanmaraş merkezli depremlerin 10 ilde yaşattığı yıkım, kaybedilen canları, oluşturduğu yaralanma ve sakatlıkları, yok olan bina ve alt yapılarıyla ülkemizin başına gelen en büyük felaketlerden biri. Bölge halkının acılarını paylaşıyor, halkımızın olağanüstü desteği ile maddi kayıplarımızın en kısa sürede telafi edilmesini umuyoruz.

Bültenimizde, yasalarda yer alan mevcut hükümlere göre deprem dolayısıyla gerek yurt içinden gerekse yurt dışından yapılacak yardımlarda dolaylı vergilere yönelik istisnalar ele alınmıştır.

Yürürlülük Tarihi: 14.02.2023 
Düzenlemeyi Yapan Kurum: Gelir İdaresi Başkanlığı

Kapsam

6 Şubat 2023 tarihindeki Kahramanmaraş merkezli depremlerin 10 ilde yaşattığı yıkım, kaybedilen canları, oluşturduğu yaralanma ve sakatlıkları, yok olan bina ve alt yapılarıyla ülkemizin başına gelen en büyük felaketlerden biri. Bölge halkının acılarını paylaşıyor, halkımızın olağanüstü desteği ile maddi kayıplarımızın en kısa sürede telafi edilmesini umuyoruz.

Bültenimizde, yasalarda yer alan mevcut hükümlere göre deprem dolayısıyla gerek yurt içinden gerekse yurt dışından yapılacak yardımlarda dolaylı vergilere yönelik istisnalar ele alınmıştır.

A) GÜMRÜK VERGİSİ MUAFİYETLERİ

4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 167. maddesinin:

  • 12/b bendinde belirtilen tabiî afetler, tehlikeli ve salgın hastalıklar, büyük yangınlar, radyasyon ve hava kirliliği gibi önemli nitelikteki kimyasal ve teknolojik olaylar ile büyük nüfus hareketleri gibi kriz hallerinden zarar görenlere gönderilen eşyanın ithali, gümrük vergisinden müstesna tutulmuştur.

4458 Sayılı Gümrük Kanununun Bazı Maddelerinin Uygulanması Hakkında Kararın anılan maddenin (G.K.madde:167/1-b)usul ve esasların belirlenmesine yönelik 105. Maddesinde kamu kurum ve kuruluşları ile kamu yararına çalışan dernekler ve Bakanlar Kurulunca vergi muafiyeti tanınan vakıflar tarafından;

a) Kriz hallerinde zarar gören kişilere ücretsiz olarak dağıtılmak amacıyla,

b) Söz konusu kurumların mülkiyetinde kalmak kaydıyla kriz hallerinden zarar görenlerin ücretsiz olarak kullanımına sunulmak üzere,

c) Yardım kuruluşları tarafından kriz hali süresince kendi ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, serbest dolaşıma sokulan eşya için gümrük vergileri aranmayacağı açıklanmıştır.

Ancak kriz hallerinden zarar gören bölgelerin yeniden inşasına yönelik madde ve malzemelerin muafiyet kapsamına girmediği belirtilmiştir.

Gümrükler Genel Müdürlüğünün internet sitesinde (ggm.ticaret.gov.tr) 7 Şubat 2023 tarihinde yayınlanan duyuruda, deprem nedeniyle zarar gören kişilere ücretsiz olarak dağıtılmak veya kullanımlarına sunulmak üzere yurt dışından gönderilen temel ihtiyaç maddeleri ile diğer eşyanın;

  • Kamu kurum ve kuruluşlarına
  • Kamu yararına çalışan derneklere
  • Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflara

gönderilmesi durumunda gümrük vergilerine ve ticaret politikası önlemlerine tabi olmaksızın ithal edilmesinin mümkün bulunduğu, bu kapsamda gelen eşyanın: gümrük işlemlerinin olabildiğince hızlı yapılabilmesi amacıyla, beyanname düzenlenmeden ilgili eşya bilgilerini içeren liste ve taşıma belgelerinin gümrük idaresine sunulmasının yeterli olduğu belirtilmiştir.

Ayrıca söz konusu yazıda ilgili Bakanlıklarca koordinasyonun düzenli yapılabilmesini teminen yardım malzemelerinin,

  • AFAD
  • Ankara Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı
  • Şanlıurfa Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı
  • Kahramanmaraş Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı
  • Adıyaman Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı
  • Adana Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı
  • Hatay Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı - Diyarbakır Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı

adına gönderilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Diğer taraftan, yardım malzemelerinin Kızılay veya diğer kamu yararına çalışan dernekler veya Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflara gönderilmesi halinde de aynı şekilde işlem yapılacaktır.

B) KATMA DEĞER VERGİSİ İSTİSNALARI

3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanununda düzenlenen istisnaları; yurt içi teslim ve hizmetler ile ithalatta uygulanan istisnalar olarak iki başlık altında değerlendirebiliriz.

I- Yurt içinde yapılan teslim ve hizmetlerde istisna

1- KDV Kanunu madde 17/2-b

a) Kanunların gösterdiği gerek üzerine bedelsiz olarak yapılan mal teslimi ve hizmet ifaları KDV’den istisna edilmiştir. Örneğin 7269 sayılı Umumi Hayata Müessir Afetler Dolayısıyla Alınacak Tedbirlerle Yapılacak Yardımlara Dair Kanunun 8. maddesi uyarınca afet meydana geldiğini ihbar veya yardım talepleri için bedelsiz olarak yapılacak telgraf, telefon, telsiz muhabereleri, radyo istasyonlarından yapılacak yayınlar KDV’ye tabi olmayacaktır.

b) Genel ve katma bütçeli daireler, il özel idareleri, belediyeler, köyler, bunların teşkil ettikleri birlikler, üniversiteler, döner sermayeli kuruluşlar, kanunla ve Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle kurulan kamu kurum ve kuruluşları, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, siyasî partiler, sendikalar, kanunla kurulan veya tüzelkişiliği haiz emekli ve yardım sandıkları, kamu menfaatine yararlı dernekler, tarımsal amaçlı kooperatifler ve Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınan vakıflara bedelsiz olarak yapılan her türlü mal teslimi ve hizmet ifaları KDV’ye tabi tutulmayacaktır. Örneğin yukarıda sayılan kurum ve kuruluşlara bağışlanan mallar, bu kurum ve kuruluşlarının mensuplarına bedelsiz olarak verilen yemek, konaklama, nakliye hizmetleri, taşınır ve taşınmaz mal kiralamaları için KDV hesaplanmayacaktır.

c) Fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin teslimi de KDV’den istisnadır.

Yukarıdaki açıklamalardan görüleceği üzere, KDV mükelleflerinin depremden zarar gören kişiler ile Kanunun 17/1 maddesinde sayılmayan kurum ve kuruluşlara bedelsiz olarak teslim ettiği mallar ve yaptığı hizmetler için KDV istisnası tanınmamıştır.

Ancak ileride konaklama vergisine ilişkin açıklamalarda da değinileceği üzere, idarenin depremzedelere bedelsiz konaklama hizmeti verilmesinde vergi uygulanmamasını sağlayan önemli bir görüşü mevcuttur. Gelir İdaresi Başkanlığınca Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliğine verilen 9/2/2023 tarihli ve E:76464994-130[KDV. 2023/44]-31447 sayılı özelgede; AFAD il müdürlükleri koordinasyonunda konaklama tesislerince depremzedelere verilecek olan bedelsiz barınma hizmetlerinin afetin getirdiği olağanüstü şartlardan doğan zorunluluk olması nedeniyle emsal bedelinin sıfır olarak değerlendirilmesi gerektiği, emsal bedeli sıfır olan bu hizmet için KDV ve konaklama vergisi hesaplanmayacağı ifade edilmiştir.

Depremzedelerin konaklama tesislerinde konaklamasında vergi alınmamasını sağlayan bu uygulamanın, mükellefler tarafından depremzelere sunulan yiyecek, içecek, sağlık, ulaştırma, haberleşme gibi hizmetlerde ve ayni yardımlarda da geçerli olup olmayacağı yönünde bir açıklama bulunmamaktadır. Ancak afeti yaşayan kişilere yardım eli uzatan mükelleflerin konaklama dışındaki bedelsiz teslim ve hizmetlerinde de aynı yorumdan hareketle emsal bedelin sıfır olarak kabul edilmesi ve KDV hesaplanmaması hakkaniyete uygun olacaktır. Bu uygulamada vergi istisnası söz konusu olmadığına göre, yüklenilen KDV’nin indirim konusu yapılmasında bir engel bulunmamaktadır.

2- KDV Kanunu madde 17/2-c

Yabancı devletlerin Türkiye'deki diplomatik temsilcilik ve konsoloslukları ile yabancı hayır ve yardım kurumlarının, yukarıda sayılan kamusal karakterli kurum ve kuruluşlara bağışlayacakları mal ve hizmetleri alımı KDV’den müstesna tutulmuştur. Bu hükme göre, yabancı devletlerin Türkiye’deki elçilik veya konsolosluklarının, yabancı hayır ve yardım kuruluşlarının KDV mükelleflerinden satın alarak Türkiye’deki kamusal karakterli kurum ve kuruluşlara bağışlayacağı gıda, giyim, tıbbi malzeme, çadır, battaniye, prefabrik ev, konteyner, taşıt aracı gibi malları alımında KDV hesaplanmayacaktır.

KDV Kanununun 17/2. maddesinin yukarıda bahsedilen (b) ve (c) bentlerinde düzenlenen istisnaların uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar KDV Genel Uygulama Tebliğinin (II/F-2.3, 2.4, 2.5, 2.6) bölümlerinde açıklanmıştır. Buna göre istisnadan yararlanacak yabancı hayır ve yardım kurumlarının kanuni merkezinin yurt dışında bulunması ve Türkiye’de gelir ve kurumlar vergisi mükellefiyetini gerektiren herhangi bir faaliyette bulunmaması gerekmektedir. İstisnadan yararlanacak diplomatik temsilcilik ve konsolosluklar ile yabancı hayır ve yardım kurumları, bu kapsamda yapacakları teslimin niteliği, miktarı ve tutarına ilişkin bilgiler ile Türkiye’deki adreslerini belirten bir dilekçe ile Gelir İdaresi Başkanlığına başvurarak bir yazı alacak, bu yazının bir örneğini bağışlayacağı mal ve hizmetlerle ilgili alımlarında satıcıya vermek suretiyle düzenlenecek fatura ve benzeri belgede KDV’nin tahsil edilmemesi sağlanacaktır. Bir mükelleften istisna kapsamında satın alınacak mal ve hizmet bedellerinin asgari sınırının KDV hariç 5.000 TL olması gerekir. Bu kapsama istisnadan yararlanmak şartıyla birden fazla mal veya hizmet dahil edilebilecektir.

Bu istisnalar kapsamında mal teslimi veya hizmet ifasında bulunan mükelleflerin yüklendikleri KDV indirim konusu yapabilecek, bir vergilendirme döneminde indirilemeyen kısım sonraki döneme devredilecek olup iadesi söz konusu olmayacaktır.

Hatırlatmak gerekirse, Türkiye’deki elçilik veya konsolosluklar ile yabancı hayır ve yardım kuruluşlarının, KDV Kanununun 17/1. maddesinde sayılan kamusal karakterli kuruluşlara değil de bu kapsama girmeyen kurum veya kuruluşlara (örneğin kamu yararına çalışan dernek statüsünde olmayan bir derneğe ya da doğrudan depremden etkilenen kişilere) teslim edeceği mal ve hizmetleri alımında KDV istisnası uygulanmayacaktır.

3- KDV Kanunu Geçici madde 26

KDV Kanununun geçici 26. maddesinde, ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlar ile bu kuruluşlara bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının resmî kullanımları için satın alacağı mal ve hizmetlerin yanı sıra bunların sosyal ve ekonomik yardım amacıyla bedelsiz olarak yapacakları mal teslimi ve hizmet ifaları, bedelsiz teslim edeceği malları ve hizmetleri alımları; ilgili kurum, temsilcilik, program, fon ve özel ihtisas kuruluşlarının Türkiye’deki faaliyetlerinin devamı veya ilgili kurumlara ilişkin uluslararası anlaşmaların yürürlükte bulunduğu süre içinde KDV’den müstesna olacağı hükme bağlanmıştır.

Bu hükme göre, Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlar (Birleşmiş Milletler, NATO, Avrupa

Birliği gibi) ile bu kuruluşlara bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının (UNDP, UNICEF, ERASMUS, AB İstihdam ve Sosyal Yenilik Programı … gibi) depremden etkilenen kişi ve kuruluşlara yapacakları bedelsiz teslimler ile bağışlayacağı malları veya hizmetleri KDV mükelleflerinden satın alımlarında KDV hesaplanmayacaktır.

Bu istisnanın uygulamasında, Dışişleri Bakanlığınca istisnadan yararlanabilecek kuruluşlar adına düzenlenecek "İstisna Belgesi" kullanılmaktadır. KDV istisnasından yararlanmak isteyen kuruluşlar, bedelsiz mal teslimi ve hizmet ifalarına ilişkin olarak satın alacağı mal ve hizmet alımlarında istisna belgesini satıcılara ibraz ederek, istisna kapsamında satın alacağı mal ve hizmetlerin gösterildiği bir listeyi onaylamak suretiyle satıcıya verecektir.

Satıcılar, kapsama giren mal ve hizmetlerin satışına ilişkin olarak düzenleyecekleri faturada KDV hesaplamayacak, istisna belgesi örneği ile onaylı mal ve hizmet listesini Vergi Usul Kanununun muhafaza ve ibraz hükümleri çerçevesinde saklayacaktır. Ayrıca satıcılar, tam istisna mahiyetindeki bu teslim ve hizmetlerine ilişkin olarak yüklendiği KDV’yi indirim konusu yapabilecek, indirilemeyen KDV’nin de iadesini talep edebilecektir.

II- Yurt dışından ithalatta istisna

1- KDV Kanunu madde 16/1-a

KDV Kanununun 16. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi ile bu Kanuna göre teslimleri vergiden istisna edilen mal ve hizmetlerin ithali de KDV’den müstesna tutulmuştur. Bu hükme göre yukarıda bahsi geçen KDV Kanununun 17/2. maddesinin (b) ve (c) bentleri ile geçici 26. madde uyarınca:

  • Kanunların gösterdiği gerek üzerine bedelsiz olarak ithal edilecek mal ve hizmetlerde,
  • Fakirlere yardım amacıyla gıda bankacılığı faaliyetinde bulunan dernek ve vakıflara bağışlanan gıda, temizlik, giyecek ve yakacak maddelerinin ithalatında,
  • Yabancı devletlerin Türkiye’deki elçilik veya konsolosluklarının, yabancı hayır ve yardım kuruluşlarının Türkiye’deki kamusal karakterli kurum ve kuruluşlara bağışlayacağı gıda, giyim, tıbbi malzeme, çadır, battaniye, prefabrik ev, konteyner, taşıt aracı gibi malları ithalinde (Gelir İdaresi Başkanlığından yazı alınması, ithal edilecek mal ve hizmet bedellerinin asgari sınırının KDV hariç 5.000 TL olması sartıyla), - Ev sahibi hükümet anlaşmaları veya ülkemizin taraf olduğu diğer anlaşmalar çerçevesinde Türkiye’de faaliyet gösteren uluslararası kuruluşlar ile bu kuruluşlara bağlı program, fon, temsilcilik ve özel ihtisas kuruluşlarının bedelsiz olarak teslim edeceği malları ve hizmetleri yurt dışından ithalinde (Dışişleri Bakanlığından yazı alınması şartıyla),

KDV uygulanmayacaktır.

2- KDV Kanunu madde 16/1-b

KDV Kanununun 16. maddesinin 1/b bendiyle, 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 167. maddesi kapsamında gümrük vergisinden muaf ve müstesna tutulan malların ithali [(5) numaralı fıkrasının (a) bendi ile (7) numaralı fıkrası hariç] KDV’den de istisna edilmiştir.

Bu hüküm uyarınca, gümrük vergisi istisnalarına ilişkin (A) bölümünde belirtilen Gümrük Kanunu’nun 167. maddesinin 12/b bendi uyarınca depremden zarar görenlere gönderilen eşyanın ithali KDV’den de müstesna tutulacaktır.

İstisna uygulamasında gümrük mevzuatına bağlı olarak, gümrük vergisi istisnalarına ilişkin (A) bölümünde açıklanan usul ve esaslar geçerli olacaktır.

C) ÖZEL TÜKETİM VERGİSİ İSTİSNALARI

4760 sayılı Özel Tüketim Vergisi Kanununda deprem felaketiyle ilgili genel bir istisna hükmü düzenlenmemekle birlikte, Kanun eki listelerde yer alan mallar itibariyle bazı spesifik istisnalardan bahsedebiliriz.

1- (I) sayılı listedeki mallardan tasfiyelik hale gelenlerin kamu kurum ve kuruluşlarına bedelsiz teslimi

ÖTV Kanununun 7. maddesinin 1/c bendi ile Gümrük Kanunu uyarınca tasfiyelik hale gelen (I) sayılı listedeki malların tabii afet durumunda genel ve özel bütçeli idarelere, il özel idarelerine, belediyelere, köylere ve bunların teşkil ettikleri birliklere bedelsiz teslimi ile 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele

Kanununun 16/A maddesi uyarınca tasfiyelik hale gelenlerin bu bentte sayılanlara bedelsiz teslimi ÖTV’den müstesna tutulmuştur.

Bu hüküm uyarınca, Gümrük Kanunu ve Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu kapsamında tasfiyelik hale gelen akaryakıt, LPG, madeni yağ, tiner, solvent ve diğer petrol ürünlerinin deprem dolayısıyla maddede sayılan kurum ve kuruluşlara, örneğin il özel idarelerine, belediyelere, köy tüzel kişiliklerine tesliminde ÖTV hesaplanmayacaktır.

2- (IV) sayılı listedeki malların kamu kurum ve kuruluşlarına bedelsiz teslimi

ÖTV Kanununun 7. maddesinin 5. bendinde, ÖTV Kanunu eki (IV) sayılı listede yer alan malların genel ve katma bütçeli dairelere, il özel idarelerine, belediyelere, köylere ve bunların teşkil ettikleri birliklere bedelsiz teslimi veya bunlar tarafından bedelsiz olarak ithali ÖTV’den istisna edilmiştir.

Bu hükme göre ÖTV mükellefleri tarafından buzdolabı, derin dondurucu, çamaşır makinası, bulaşık makinası, çamaşır kurutma makinası, termosifon, klima, elektrik süpürgesi, traş makinası, TV, radyo, video, kamera, monitör, projektör, bant, kaset, DVD, VCD, cep telefonu, kablolu veya telsiz telefon, silah gibi üretimini yaptığı (IV) sayılı listedeki malları yukarıda belirtilen kamu kurum ve kuruluşlarına bağışlaması halinde ÖTV uygulanmayacaktır.

Hatırlatmak isteriz ki ÖTV mükelleflerinin ürettikleri (IV) sayılı listedeki malları bentte sayılan kamu kurumlarına değil de depremden etkilenen kişilere, derneklere, vakıflara, sivil toplum kuruluşlarına veya şirketlere bedelsiz olsa dahi tesliminde ÖTV istisnası uygulanması mümkün değildir.

Öte yandan genel ve katma bütçeli daireler, il özel idareleri, belediyeler, köyler ve bunların teşkil ettikleri birliklerin söz konusu listedeki malları yurt dışından bedelsiz olarak ithalinde de ÖTV aranmayacaktır.

3- Gümrük vergisinden muaf olan malların ithali

ÖTV Kanununun 7. maddesinin 6. bendinde, Kanuna ekli listelerdeki mallardan Gümrük Kanununun 167. maddesi [(5) numaralı fıkrasının (a) bendi ve (7) numaralı fıkrası uyarınca ithal edilenler ile (12) numaralı fıkrasının (a) bendi kapsamında ithal edilen 87.03 G.T.İ.P numarasında sınıflandırılan binek otomobillerinden "-Diğerleri" satırı altında yer alanlardan ÖTV ve KDV dahil gümrük vergilerine ilişkin istisna uygulanmaması durumunda belirlenecek gümrüklenmiş değeri 1.004.200 TL'yi aşanlar hariç] kapsamında gümrük vergisinden muaf olarak ithal edilen malların ÖTV’den müstesna olduğu hükme bağlanmıştır.

Buna göre, gümrük vergisi istisnalarına ilişkin (A) bölümünde belirtilen Gümrük Kanununun 167.

maddesinin 12/b bendinde belirtilen depremden zarar görenlere gönderilen (II) sayılı listedeki araçlar ile (III) ve (IV) sayılı listedeki mallardan yardım malzemesi niteliğinde olanların ithali ÖTV’den de müstesna tutulacaktır.

İstisna uygulamasında gümrük mevzuatına bağlı olarak, gümrük vergisi istisnalarına ilişkin (A) bölümünde açıklanan usul ve esaslar geçerli olacaktır.

Öte yandan (I) sayılı listedeki akaryakıt, LPG, doğalgaz, diğer petrol ürünleri, madeni yağ, tiner, solvent gibi malların ithali ÖTV’ye tabi olmadığından, bu malların ithalinde ÖTV Kanununun 7/6. maddesinde

düzenlenen istisna uygulanması söz konusu olmayacak, ithal edilen bu malların her ne amaçla olursa olsun yurt içinde teslimi veya ithalatçısı tarafından kullanımı ÖTV’ye tabi olacaktır.

4- Engellilerin deprem nedeniyle hurdaya çıkan araçları yerine yeni araç alımı

ÖTV Kanununun 7. maddesinin 2 numaralı bendine göre:

  • Engellilik oranı %90 veya daha fazla olan malûl ve engellilerin vergiler dahil bedeli belli bir tutarı aşmayan binek otomobili veya motor silindir hacmi 2.800 cm³'ü aşmayan yük taşıma aracı ya da parasal sınır veya silindir hacmi sınırı olmadan motosiklet alımında,
  • Engellilik oranı %90 veya daha fazla olup sürekli olarak tekerlekli sandalye veya sedye kullanmaları gereken malûl ve engellilerin, motor silindir hacmi 2.800 cm³'ü aşmayan 8+1 koltuklu otomobil veya azami ağırlığı 3,5 tonu aşmayan panelvan tipi araçları tekerlekli sandalye veya sedye ile binilmesine ve seyahat edilmesine uygun tertibat yaptırmak suretiyle alımında,
  • Engellilik oranına bakılmaksızın, vergiler dahil bedeli belli bir tutarı aşmayan binek otomobili veya motor silindir hacmi 2.800 cm³'ü aşmayan yük taşıma aracı ya da parasal sınır veya silindir hacmi sınırı olmadan motosikleti, bizzat kullanmak üzere engelliliğine uygun hareket ettirici özel tertibat yaptırmak suretiyle alımında,

beş yılda bir defaya mahsus olmak üzere ÖTV istisnası uygulanmaktadır. Bu şekilde ÖTV istisnası uygulanarak araç satın alan malul ve engelliler, 5 yıl geçmeden ikinci bir araç alımında ÖTV istisnasından yararlanamamaktadır.

Ancak Kanunun 7/2-d maddesinde, yukarıda sayılan hükümler kapsamında ÖTV istisnası uygulanarak satın alınan araçların ilk iktisabından sonra deprem, heyelan, sel, yangın veya kaza sonucu kullanılamaz hâle gelerek hurdaya çıkarılması durumunda, araçlarını hurdaya çıkaran malûl ve engellilerin yukarıdaki şartlar dahilinde yeni bir araç alımında ÖTV istisnası uygulanabilmektedir. Dolayısıyla ÖTV istisnasından yararlanılarak satın alınan araçların ilk iktisap tarihinden itibaren 5 yıl geçmeden depremden oluşan hasar nedeniyle hurdaya ayrılmak zorunda kalınması halinde, belirlenen şartlar dahilinde yeni bir araç alımında ÖTV istisnasından yararlanılabilecektir.

Öte yandan 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun ek 1. maddesinin ikinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde sayılan şehit ve gazilerden hayatını kaybetmiş olanların eşi veya çocuklarından birisi, eş ve çocuğu yoksa ana veya babasından birisi tarafından ÖTV istisnasından yararlanılarak satın alınan araçların deprem nedeniyle hurdaya ayrılması durumunda, ikinci kez istisnadan yararlanılması mümkün olmamaktadır.

D) KONAKLAMA VERGİSİ İSTİSNASI

6802 sayılı Gider Vergileri Kanununun 7338 sayılı Kanunla değiştirilen 34. maddesi ile otel, motel, tatil köyü, pansiyon, apart otel, misafirhane, kamping, dağ evi, yayla evi, sağlıklı yaşam tesisleri, eğlence merkezleri gibi tesislerinde verilen geceleme hizmeti ile bu hizmetle birlikte satılmak suretiyle konaklama tesisi bünyesinde sunulan diğer tüm hizmetler (yeme, içme, aktivite, eğlence hizmetleri ve havuz, spor, termal ve benzeri alanların kullanımı gibi) konaklama vergisine tabi tutulmuştur.

Kanunda, öğrenci yurtları, pansiyonları ve kamplarında sadece öğrencilere verilen konaklama hizmetleri vergiden müstesna tutulmuş olup, bu tesislerde öğrenciler dışındaki kişi ve kuruluşlara verilen hizmetlerde herhangi bir istisna öngörülmemiştir.

Deprem nedeniyle bölgeyi terkeden kişilerin barınmasını karşılamak üzere otel, motel pansiyon gibi konaklama tesislerinin yanı sıra yüksek öğrenim kurumlarının yurtlarının da tahsis edilmesi amacıyla eğitime ara verildiğini görüyoruz.

Akıllardaki soru, konaklama vergisinde bir istisna olmaması nedeniyle depremzedelerin konaklamalarında vergi uygulanması gerekip gerekmediği idi. Daha önce de belirtildiği gibi gelir idaresi bu soruyu çok isabetli bir yöntemle çözdü. Gelir İdaresi Başkanlığı AKTOB Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliğine gönderdiği 9/2/2023 tarihli ve E:76464994-130[KDV. 2023/44]-31447 sayılı yazıda, AFAD il müdürlükleri koordinasyonunda konaklama tesislerince depremzedelere verilecek olan bedelsiz barınma hizmetlerinin afetin getirdiği olağanüstü şartlardan doğan zorunluluk olması nedeniyle emsal bedelinin sıfır olarak değerlendirilmesi gerektiğini, emsal bedeli sıfır olan bu hizmet için konaklama vergisi hesaplanmayacağını belirtti.

Son olarak, deprem dolayısıyla teslim edilen mallar veya yapılan hizmetler dolaylı vergilerden istisna olsa dahi Vergi Usul Kanununun 231. maddesindeki şartlara uygun olarak fatura düzenlenmesi, faturada istisnanın belirtilmesi, istisna olmayan hallerde ise emsal bedeli sıfır olarak gösterilmek ve işlem mahiyetine (6/2/2023 tarihinde meydana gelen depremden etkilenen 10 ildeki vatandaşlara verilen hizmet gibi) ilişkin açıklama yapılmak suretiyle vergi hesaplanmaması mümkündür.

İletişim

Ömer Bilir

Ömer Bilir

Vergi Hizmetleri Şirket Ortağı, PwC Türkiye

Telefon: +90 212 326 6966

Kemal Oktar

Kemal Oktar

Kıdemli Konu Uzmanı, PwC Türkiye

Telefon: +90 312 457 4501

We unite expertise and tech so you can outthink, outpace and outperform
See how
Bizi takip edin