Varlık ve Servet Yönetiminde Devrim 2022: ESG’ye yönelik artan beklentiler

Genel Bakış

Daha önce “Geleceği Şekillendirecek Güç” temasıyla yayınladığımız, Varlık ve Servet Yönetiminde Devrim 2020 çalışmasında, 127 trilyon ABD doları değerindeki sektörün, eşitsizlikle mücadele etmek ve yeşil dönüşümü sağlamak için nasıl ideal bir konumda olduğunu görmüştük.

O zamandan bu yana, Çevresel, Sosyal ve Kurumsal Yönetişim (ESG) odaklı yatırımlara yönelik adımlarda benzeri görülmemiş bir hızlanma gördük. Yatırımcıların ESG fonlarına tahsisleri arttığından, bu sektör artık filizlenen bir ESG devriminin ön saflarında yer alma fırsatına sahip.

ESG gerekliliği

Araştırma sonuçları, varlık ve servet yönetimi sektörünün dönüşüm sürecinde olduğunu gösteriyor.

Varlık ve servet yönetimi pazarında, ESG gündemini şekillendiren piyasayı tanımlayan 10 trendi belirleyerek, değişen sektör önceliklerini ve yeni paydaş beklentilerini mercek altına aldık.

Bu on eğilime ilişkin değerlendirmemiz, ESG odaklı yatırımlardan uzaklaşmanın ve bunun yerine ESG ilkelerini, amaç, strateji ve yatırım yönetimi süreçlerinin merkezine koymanın aciliyetini vurguluyor.

33,9 trilyon USD

2026’ya kadar sektörün tamamını geride bırakan ESG odaklı AuM’nin tahmini değeri
ABD’li yatırımcıların

10’undan 8’i

önümüzdeki iki yılda ESG ürünlerine yapacakları fon tahsislerini arttırmayı planlıyor.
Yarış başladı

Hedef: Yatırımcı beklentilerine ayak uydurmak için fon tahsislerini değiştirmek ve mevcut fonları güçlendirmek.

Araştırma sonuçları, varlık ve servet yönetimi şirketleriyle yaptığımız geniş kapsamlı çalışmalar ve çözüm üretenler topluluğumuzun iç görülerine dayanan bu eğilimler; yatırımcıların ESG beklentilerinin, varlık ve servet yönetimi sektöründe değerin nasıl tanımlandığı ve sunulduğu konusunda radikal bir değişime zemin hazırladığını gösteriyor.