Günümüzde yapay zekâlı ya da bir diğer deyişle yapay olarak akıllı cihazlar yaratmayı amaçlayan teknolojide ses getiren bir evrim yaşanmaktadır. Bu gelişimi gözlemlemek ya da fark etmek hiç de zor değildir. Son yıllarda yaşanan hızlı teknolojik gelişmeler, ekonomik ve sosyal hayatın her aşamasında yapısal değişiklikleri getirmektedir. Özellikle son birkaç yılda çok daha hızlı makinelerle ve boyutsal olarak daha büyük depolama alanlarıyla önemli bir ilerleme kaydedildiği gözler önünde bir gerçektir. Yapay zekâdaki bu ilerleme ve gelişim hem sektörler hem de denetim alanlarında önemli yatırımların yapılmasına sebep olmaktadır.
Yapay zekânın denetimdeki yerini merak ediyor, bağımsız denetimdeki yapay zekâ teknolojilerini ve denetimde yapay zekâ kullanmanın gerekliliğini öğrenmek istiyorsanız doğru yerdesiniz. Sizin için bilmeniz gerekenleri derledik.
Yapay zekâ yukarıda da söz ettiğimiz gibi günlük hayatımıza girmiştir ve adaptasyon sürecini de hem başarılı hem de oldukça hızlı bir biçimde gerçekleştirmiştir. Yapay zekânın günlük hayatımızın içine girmiş olmasının yanı sıra pek çok sektörü de etkileyerek birçok sektöre yön vermiştir. Yapay zekânın etkilediği ve gelişimi konusunda katkılarda bulundu sektörlerden birisi de denetim sektörüdür. Yapay zekânın denetimde uygulamaları ile zaman, maliyet, insan kaynağı ve etkinlik bakımından pek çok fayda sağlar.
Tüm bu faydalar sebebiyle işletmelerin, bu uygulamaların hızlı bir biçimde hayata geçirilebilmesi için işletme içinde farkındalık çalışmaları yapması, yaşanan süreci takip etmesi ve sürekli güncel kalması gerekir. Günümüzde artık hem bağımsız denetimde hem de iç denetimde yapay zekâ uygulamalarının öne çıkması kaçınılmaz bir gerçektir.
Her geçen gün dijitalleşen dünyada yapay zekâ büyük bir yer kaplamaktadır. Şirketler, sektörde var olabilmek istiyorlarsa dünyamız gibi dijitalleşmek zorundadır. Başta şirketler olmak her işin, kişinin, markanın veya sektörün dijital dönüşümlerini yapay zekâ kullanarak gerçekleştirmeleri onlara birçok imkan sunmaktadır.
İşletmeler dijitalleşmeden faydalanarak çalışan işgücü büyük oranlarda azaltmak amacıyla veri depolama ve işleme işlerini bilgisayarlar aracılığıyla yapmaktadır. Bilgisayara veri işleme bilgi kullanıcısına bilgiyi çeşitlendirebilme gibi büyük bir imkân verir. Ancak bu kapsamda veri trafiği oldukça yoğunlaşmış ve çeşitlenmiştir. Oluşan bu büyük verinin denetimi tahmin edeceğiniz üzere ise eskiye nazaran daha da zorlaşmaktadır. Bu noktada denetçi analitik denetim yöntemlerine odaklanır.
Oluşan kayıt ve dokümanların dijital ortamda olması ve buna ek olarak algoritmaların da sistem üzerinden olması yapay zekâdan destek alınmasını etkilemiştir çünkü dijitalleşme ve yapay zeka güvence seviyesini yükselten bir denetim sağlamaktadır.
Denetimde yapay zekânın kullanımı, stok sayımı gibi uzun yıllardır manuel olarak gerçekleştirilen görevlerin otomasyonunu sağladığı için gereklidir. Bununla birlikte, Denetimde yapay zekânın kullanımı sadece rutin görevleri otomatikleştirmek ile kalmaz, bununla beraber ilk sonuçlar ile karşılaştırılabilecek düşünce süreçlerini modeller. Denetimde yapay zekânın kullanımı hangi sektörde yer alıyorsanız alın size daha doğru ve daha hızlı bir kontrol imkanı sağlar.
Denetim çalışmalarında yapay zekânın kullanımı hızla artmaktadır. Günümüzde Deloitte EY, PWC ve KPMG şirketleri dört büyük denetim şirketi olarak geçmektedir. Bu alanda bu şirketlerin dışında denetimde yapay zeka teknolojileri geliştiren birçok farklı şirket de bulunmaktadır. Yapay zekâ uygulamaları genel anlamda denetim çalışmalarını kolaylaştırmak amacıyla tasarlamaktadırlar.
Deloitte’un Argus; denetlenen firmaların müşterileri ile imzaladığı satış ve alım alım sözleşmeleri ya da bankaları ile gerçekleştirdiği kredi sözleşmelerinin taranmasını içerir. Bu kapsayıcı tarama akabinde oluşan bilgiler, denetçinin sisteme ya da programa işediği veriler ile analiz edilir. Tüm bu çalışma sonucunda uygulama tarafından program denetçiye raporlanır.
EY bulut temelli bilgi işleme tekniklerinin yanı sıra nesnelerin internetinden yararlanarak stok sayım ve kontrollerinde dronelardan destek alınması gayesi ile yürütmekte olan çalışmaları içerir. Bahsi geçen bu çalışmalar yardımı ile stokların anlık durumu denetim ekibi tarafından takip edilebilir. Böylelikle daha hızlı ve daha fazla noktadan doğrulama alınması sağlanmış olur. Bu yolla da güvence seviyesi yükseltilmiş olur.
PWC ise denetim alanında yapay zekâ uygulamaları hayata geçirmekte olan bir başka alandır. PWC’nin yapmış olduğu çalışmalar ile işletmeye birçok imkan tanınır ve işletmenin dijitalleşirken yapay zeka kullanmasına yardımcı olur. Örneğin işletme anlık olarak muhasebe kayıtları inceleyebilir. İnceleme sonunda anlık raporlama yapan bu uygulama alanında denetim ekibi işlem sonucunda anlık raporu görüntüleyebilir ve böylelikle denetim ekibi doğru ve hızlı bir şekilde bilgilendirilmiş olur.
KPMG-Clara ile tam zamanlı denetim yapılması hakkında çalışmalar yürütmektedir. Clara ile denetlenen işletmeler finansal durumlarını etkileyebilecek her türlü veriyi inceleyebilir. Şüpheli ya da beklenmeyen bir durumla karşı karşıya gelindiğinde denetçiler hızlı ve doğru bir biçimde bilgilendirilir.
Yapay zekânın işletmelere uygulanabilmesi için işletmelerin Kurumsal Kaynak Planlaması olarak adlandırılan ERP sistemlerini geliştirmesi gerekir. Ayrıca bağımsız denetim yapılacak her şirket için, yapay zekânın tasarlanmasının olası güçlükleri olduğunun iyice kavranması gerekir. Yapay zekâ ile yapılan denetimin tam zamanlı yapılması sürecin daha efektif olmasını sağlayabilir.
Ancak yapay zekânın kullanımın artması ve verimliliğin yükseltilebilmesi için özellikle işletme yöneticilerinin dünyada yaşanan gelişmeleri takip edip kendi kurum kültürleri ile birleştirerek uygulamaya koyması gerekir. Tüm bunlara ek olarak, denetimde yapay zekâ uygulaması için işletmeler ERP yazılımlarını geliştirmeli, dijitalleşme ve entegre program kullanımlarını artırmalıdır.