Value in motion

Value in motion

Yapay zekâ, iklim değişikliği ve jeopolitik değişimler küresel ekonomiyi yeniden şekillendiriyor. Geleceğe hazır bir iş modeli inşa etmek isteyen şirketler için, önümüzdeki on yıl için öngördüğümüz sektörler arası ekonomik hareketliliği haritalandırdık;

Büyüme planınız şimdi çok daha heyecan verici

Yaşama ve çalışma biçimlerimiz değişiyor. Yeni teknolojiler, değişen iklim ve jeopolitik etkiler; yeni müşteri talepleri yaratıyor, yeni pazarlar açıyor ve yenilikçi iş modellerini mümkün kılıyor. Ancak tüm bunlar, beraberinde yeni rakipleri de getiriyor ve sektörler arasındaki geleneksel sınırları silikleşiyor. Artık büyümeyi bu yükselen pazarlarda aramanın zamanı.

Sektör sınırlarının ötesine geçen, temel insan ihtiyaçlarını karşılamaya odaklı dokuz yeni büyüme alanını tanımladık. Nasıl beslendiğimizden ve kendimizle nasıl ilgilenip bakım gösterdiğimizden, nasıl hareket ettiğimize, nasıl ürettiğimize, inşa ettiğimize ve enerjiyi nasıl elde ettiğimize kadar pek çok alanı kapsıyor. Bu alanların nasıl evrildiği üzerinde düşünen organizasyonlar, gelecek için hazırlıklı olacak…

Video

Value in motion

0:03:27
More tools
  • Closed captions
  • Transcript
  • Full screen
  • Share
  • Closed captions

Playback of this video is not currently available

Transcript
Yeniden yapılandırılan sektörler

Nasıl bir büyüme planı?

İlk adım, sektörler arası yaratılan değerin gittiği yönü anlamak, ancak bu değişimin ardındaki nedenleri kavramak ve bundan nasıl faydalanılacağını bilmek ise ikinci adım.

Sektörünüzü ve bölgenizi seçerek, şirketiniz için fırsatlar sunan alanları keşfetmek ve yeni büyüme fırsatlarını görmek için grafiğe tıklayın.

 

Yeni Büyüme Alanları

Dokuz yeni alanı büyüme alanını inceleyin.  Bu alanların nasıl geliştiğini ve bu yeni alanlardaki fırsatlardan nasıl faydalanabileceğinizi öğrenin.

Dünyanın ihtiyacı olan malzeme ve endüstriyel ürün ihtiyacını karşılayabilmek için, üretim sektörü kendini yenilik, dijitalleşme ve otomasyon yoluyla yeniden şekillendiriyor.

Yaşamak ve çalışmak için ihtiyaçlarımız hem artıyor hem de değişiyor. Bu ihtiyacı karşılamak için sektörler, yenilikçi inşa yöntemleri etrafında birleşiyor.

Tarımsal gıda sistemi bir dönüm noktasında. Yüzyılın ortasında 10 milyar insanı doyurmak, önümüzdeki on yılda sektörler arası bir inovasyon hamlesi gerektirecek.

Dünya sağlıkla ilgili zorluklarla karşı karşıyayken, sağlık sektörü etkili, erişilebilir, önleyici ve kişiselleştirilmiş bakımı geniş ölçekte sunmak zorunda.

Müşterilerin güvenli, verimli ve erişilebilir ulaşım ihtiyaçlarını karşılamak için ulaşım ve lojistik sektörü temiz teknolojilere ve dijital çözümlere yöneliyor.

Artan nüfusun temiz ve güvenilir enerjiye erişimini sağlamak için enerji sektörü yeni çalışma yöntemlerini benimsemeli.

Kamu kuruluşları sektörler arası iş birliğini destekleyerek toplumsal refahı artırabilir ve kalkınmayı ilerletebilir.

Sermaye, büyüme için hayati bir katalizör; sermayenin nasıl kullanıldığı, yönetildiği ve sigortalandığı, hizmet ettiği sektörlerle birlikte dönüşmeli.

İş dünyasındaki iş birlikleri giderek daha fazla teknolojiye dayanıyor. Bu teknolojiyi geliştiren şirketlerin ise başarılı olabilmek için gitgide daha fazla iş birliği yapması gerekiyor.

< Back

< Back
[+] Read More
Gelecek Senaryoları: Megatrendler Dünyamızı Nasıl Şekillendiriyor?

Yarına hazırlanmaya, bugünden başla

Yapay zekâ ve iklim değişikliği gibi megatrendlerin birbiriyle etkileşimi; geleceğimizi, değer zincirlerini ve ekonomiyi nasıl şekillendireceği, şirketlerin geleceği açısından büyük önem taşıyor. Bu nedenle, 2035 yılına kadar bu küresel eğilimlerin dünya ekonomisi üzerindeki nicel etkisini hesapladık.

Starting today, prepared for tomorrow

Yıl 2035: Üç gelecek senaryosu

2035 yılını olabildiğince gerçekçi ve anlamlı bir şekilde öngörebilmek için üç farklı küresel senaryoya odaklandık.

Her bir “yarın” senaryosu, mevcut gidişatın sürdüğü bir temel senaryodan farklılaşıyor. Bu senaryoların her biri, yapay zekâ kullanımı ve iklim değişikliğine verilen yanıtlar konusunda farklı varsayımlar içeriyor ve ekonomik modellememize bu varsayımlar yön veriyor.

Bu senaryoda, ileri teknolojilerin entegrasyonu ve sorumlu kullanımı; sürdürülebilirlik çözümleriyle inovasyonu desteklerken; verimlilikte ve istihdamda artış sağlıyor. Küresel standartlar ve iş birliğine dayalı ekonomik bir ekosistem ortamı bu tablonun önemli bir parçasını oluşturuyor. Yapay zekâdan elde edilen ekonomik faydalar, karbon azaltımına bağlı atıl varlık maliyetlerini aşarak, iklim kaynaklı ekonomik zararlar hesaba katıldıktan sonra bile temel senaryonun üzerindeki büyüme oranlarına ulaşılmasına olanak tanıyor.

Ulusal ve bölgesel çıkarların ön planda olduğu, sürdürülebilirlik çabalarının yeterince hayata geçirilmediği, teknolojinin daha parçalı, daha az güvenilir olduğu ve yapay zekânın verimlilik potansiyelini tam anlamıyla ortaya koyamadığı bir dünya hayal etmek zor değil. Bu senaryoda büyüme en iyi ihtimalle mevcut düzeyde kalır; yapay zekâdan sağlanan kazanımlar ile iklim kaynaklı maliyetler büyük ölçüde birbirini dengeler. Enerji dönüşümü ise yavaş ilerler, bu da gelecekte daha büyük fiziksel iklim risklerinin zeminini hazırlar.

Çatışmalar, istikrarsızlık ve artan belirsizlik, teknolojiye ve onun ekonomik faydalarına olan güveni zedeleyebilir; yapay zekâ, yarattığından daha fazla işi ortadan kaldırır; sürdürülebilirlik önlemleri ise ihmal edilir ve bunun bedeli geleceğe yansır. Bu senaryoda ekonomik büyüme, temel projeksiyonların da altına düşebilir.

Farklı gelecek senaryoları hakkında daha fazla bilgi edinmek için “Envisioning three tomorrows” makalemizi okuyabilirsiniz.

Value in Motion

Daha fazla bilgi edinmek için PwC'nin global “Value in Motion” anasayfasını ziyaret edin.

İletişim

Cihan Harman

Cihan Harman

Müşteri ve Endüstri Grupları Lideri, PwC Türkiye

Telefon: +90 212 326 6067

Bizi takip edin